Avrupa'ya vize uygulaması 2012 gelişmeleri

0 yorum
Avrupa topluluğu Türklere vize uygulamasında yeni bir yol haritası ortaya koydu bugün itibariyle tabii önce bu Fransa seçimlerini bekleyecek ve sonrasında AB'nin kurucuları Almanya ve Fransa ile  aşağıdaki bir plan ile aşama aşama vizelerin Avrupa normlarına uydurulması ve sonrasında vizeye gerek kalmaması gündeme gelebilecek. Adımlar şöyle...
 
1. Biometrik pasaporta geçilecek

 2. AB Sınır Koruma Ajansı Frontex ile işbirliğini daha geliştirilecek

3. GKA ile ilgilili AB üyesi ülkelerle ikili anlaşmaların imzalaması .( Örnek olarak, Yunanistan ile GKA imzalanması )

4. Europol ile işbirliğinin geliştirilmesi

5. AB'nin göç politikasına uyum sağlanması

6.Türkiye'nin vize politikasını AB'nin vize politikasıyla uyumlaştırması.

Türkiye tüm bu şartları yerine getirdikten sonra Avrupa Komisyonu vizenin serbestleştirilmesini gündemine alacak. Yani, Türkler'e vizenin kaldırılması, Ankara'nın önüne konulacak bir dizi şartları yerine getirdikten sonra gündeme gelecek.

Öte yandan Almanya ve Fransa'nın, Türkler'e vizelerin kaldırılmasına kesinlikle karşı olduğu da vurgulanıyor. Bence bunlar yine de bize vizesiz hiç bir ulaşım hakkı vermezler ama, yine de bunların konuşulması iyi bence. Sonuçta sanatçıdan, milletvekilinden, futbolcudan ve yurtdışı eğitim için gidecek öğrenciden vize istenmez duruma gelse bile ilk aşamada bu da kardır, kanımca.


Yurtdışı Eğitim artık zorunlu

0 yorum

Yurtdışı Eğitim gunumuzun zorunlu gereksinimi..artik universiteden mezun olmak yeterli degil cok iyi derecede ingilizde konusmak ve hatta ikinci dilede hakim olmak gerekli..Bu nedenle her yil yuzlerce insan her yil ingiltere ,amerika,kanada gibi ulkelerde egitim almakicin yutdisina cikiyor..hatta attik yaz okullari ile ilk okul caginda bile yaz okulu programlari gundemde...cocuklarimizi genclerimizi ulkemize yakisan bireyler yaplaiyiz ve egirimlerine dil egitiminide eklemeliyiz..ekonomik durumumuz el verdigince onlarin yurtdicinda yaz okulu dil okulu ve hatta universite egitimlerini planlamaliyiz..
bence en uygun ulke ilk once ingiltere olmali cunku ulkemize sadece 4 saat uzaklikta..cocuklarimizi kucuk yaslardan itibaren gonderebiliriz ve gozumüzde hic arkada kalmaz...ben yillar once yaz okuluna gitmistim ve halen hafizamdan hic cikmaz..8yasinda basliyor yaz okullari bence once gruplarla ogretmenleri ile sonra munferit olarak yaz okuu programlarini dusunmeliyiz..sonra lise ve universitede dil okullari baslar ve mezuniyetten sonrada mastir doktora vs..

Artik iyi islerde calismak sansa bagli degil bilgi ve yeteneklere bagli..dolayisi ise isimizi diddiye almali cocuklarimizi kucuk yaslarda yaz ollarina gondermeli yurt disi egitimi zorunlu bir ihtiyac gibi dusunmeliyiz...=

Malta Yaşam Masrafları

0 yorum
MALTA ülkemizden son yıllarda özellikle olmak üzere yoğunlukla talep gören ülkelerden biri olma yolunda hızla ilerliyor. Bu yazımda size Malta'da yaşam hakkında merak edilen konulara değinmek istiyorum.

Malta para birimi
Malta Lirası (LM)'dır. LM, "Maltese Liri" olarak da bilinir. Bir Malta Lirasının yaklaşık TL, Euro ve Dolar cinsinden karşılıkları aşağıdaki gibidir:

1 Malta Lirası : 4,31 TL
1 Malta Lirası : 2,38 EURO
1 Malta Lirası : 3,01 DOLAR


Malta'da bir öğrencinin yaklaşık olarak normal aylık harcamaları 175-250 Malta lirası civarındadır. Bu rakamlar tabii kişiye göre farklılık gösterebilir. Malta'da mağazalar ve alışveriş merkezleri LM ile satış yapmaktadırlar. Buralarda Euro hala pek etkisini gösterememiştir. Sadece bazı alanlarda (oto kiralama, eğlence merkezleri, kafeler vb.) Euro da kabul edilmektedir. Ancak bu şekilde yapılan alışverişlerde kur'un yüksek fiyattan hesaplanabilmesi nedeniyle olası bir maddi zararla karşılaşmamak için Malta Lirası ile alışveriş tercih edilmesi daha mantıklı olacaktır.

Malta'da yaşam masrafları, diğer Avrupa ülkeleri ile kıyaslandığında makul seviyelerdedir. LM'nin Türk Lirası karşısında çok değerli olması ilk bakışta Malta'nın çok pahalı bir ülke olduğu hissini uyandırabilmektedir. Ancak etiketlerde görülen fiyatlar TL'ye çevirildiği zaman fiyatların sanıldığı kadar pahalı olmadığı görülecektir. Örneğin otobüs bileti 0,85 TL, 1 litre su 0,75 TL, kola 1,4 TL, sandviç ve kola 4 TL, 1 litre süt 1 TL'dir. Bunlar haricindeki bazı ücretler aşağıda görülebilir.

1 Kg. Karışık Meyve veya Sebze
2.50 TL

Otobüs Bileti

0.80 TL

Malta içi telefon görüşme ücreti
0.55 TL

1 Litre içme suyu
0.75 TL

Yerel Gazeteler
0.60 TL

1 Litre Süt
0.99 TL

1 Litre Benzin
1.60 TL

1 Şişe Bira
0.90 TL

1 Adet Mc Donalds Menü
9.50 TL

1 Şişe Şarap (Malta bu arada şarapları ile ünlüdür ve şarapları oldukça güzel içimlidir)

10 TL

Pizza Hut Tek Kişilik Menü
9.67 TL

Ekmek
0.50-0.75 TL

Büyük Paket Kahvaltılık Mısır Gevreği
8.13 TL

Gördüğünüz üzere Malta Dil Okulları fiyatlarında olduğu gibi, günlük hayat harcamalarında da İngiltere, Amerika, Kanada veya Avustralya ile karşılaştırıldığında oldukça ucuz kalmaktadır.

Google adwords reklamları ve Yurtdışı Eğitim

0 yorum
Google’da “yurtdışı eğitim” kelimesi yazınca ilk gelen 3 sonucun reklam olduğunu biliyormuydunuz? Yani bu hafif pembe olan yer (yukarıdaki resimde ortadaki okla gösterilen yer) aslında reklamlarmış. Yani burada yayınlanan websiteleri 100% güvensiz siteler. Yani ben bugün bir yurtdışı eğitim firması açsam, 1-2 günde de yalapşap bir site yaptırsam ertesi gün google’a para verip ortadaki merkez arama noktasında “yurtdışı eğitim” kelimesinde birinci gelebilirim. Bu da tüketicinin yanıltılması ve güvensiz bir firmaya google tarafından yönlendirilmesi demek. Keza buna benzer bir örneği ben bizzat yaşadım bir arkadaşımın arkadaşı bir yurtdışı eğitim firması açtı, Ankara’da ve bu firma iki ay sonra kapandı. Öncelikli neden bu firma zaten 1 kişiden oluşuyordu. İkinci neden ise bu firmayı açan kişi sadece yurtdışında birkaç yerde turist olarak bulunmuştu, yani eğitimle ilgili hiçbir tecrübesi yoktu. Ama parayı basınca google’a iki günde ilk satırda çıkmaya başladı ve ona müracaat etmiş olan 11 kişi ise hala mahkemelerde bu iki ay ömrü olan dolandırıcı firma ile hukuk mücadelesinde paralarını almaya çalışıyorlar.
Size bu konuda önemli birkaç tavsiyem olacak. Özellikle de “eğitim” gibi çok önemli bir konuda bu tip mısır patlağı gibi çıkan (genelde bu tip reklamlarda yer alır) firmalara itibar etmemeniz olacaktır. Çünkü google bu firmaların bir ayrımı yapmıyor ve yapamazda. Parayı veren reklamlara giriyor. Bu reklam alanları ortada olanları uçuk pembe ve sağda yer  alanları da zaten dar bir alanda olduğundan reklam olduğu daha rahat anlaşılıyor. Bu tip reklama ihtiyacı olan firmalar google’ın bazen yaptığı bedava adwords reklamları kampanyasından yararlanarak ve ufak meblağlarla buraya giriyorlar ve kullanıcılar da iyi niyetli olarak bu firmalara müracaat ediyorlar. Sonuç ise çoğunlukla hüsran oluyor.
Peki bunun için tavsiyemin ne olduğun merak edenlere şöyle bir önerim var. Bu tip reklam olarak verilen sonuçlara tıklayıp ne google’ı zengin edin, ne de kendiniz mağdur olun.
Kanımca en güvenilir sonuçlar bu reklamların hemen altında başlar, keza bu beyaz olan alana gelmek hiç te kolay değildir ve bir firmanın burada olabilmesi için web sitesini belirli bir yaşta olması, firmanın güvenilir olması ve tüm hata unsurlarından arınmış olması gerekir. Bu alandaki firmaların çoğu 100% güvenilir veya en azından tecrübelidirler. Size tavsiyem sadece bu alandaki firmalara müracaat etmeniz olacaktır

Dil eğitimi

0 yorum
Herhangi bir dili öğrenmek gerçekten de insanda bir başka perdenin aralanması yönünden bence çok gerekli bir eğitim şekli. Çünkü bir dili öğrenince sadece o dili öğrenmiyor, aynı zamanda o kültürü de çok daha detaylı keşfetme şansını yakalıyoruz. Bundan sonra da dünya ve diğer ülke insanları hakkındaki düşüncelerimizde olumlu gelişmeler oluşuyor. Diğer aşamaların en önemlilerinden biri de mesela ispanyolca öğrenmiş olan bir kişini yaz tatilinde ilk olarak ispanya’yı düşünmesi şeklinde gelişiyor ve bu kişinin ispanyol dans kültürünü merak edilp te, ispanyol dansları için kurs almasına kadar gidebiliyor. Belki bu insan sonrasında İspanyol biriyle bile evlenebiliyor.

Yukarıda da anlatmaya çalıştığım gibi bir dil ile daha önce bilmediğiniz bir çok kapının açıldığını gözlemliyor ve bu kapıdan geçerek bambaşka ufuklara yelken açabiliyorsunuz. Sırf bu nedenle bile dil eğitimi almak bence her Türk insanının yapması gereken şeylerden biri olmalı. Ne de olsa “bir lisan bir insan” değil mi?